"Doğumsal Çarpık Ayak","Clubfoot" veya "Pes Ekinovarus" olarak bilinen ayakta doğumsal bir şekil bozukluğudur. Kısaca PEV olarak da bilinir. Etkilenen ayak ya da ayaklar bilekten içeri dönük şekildedir. Tedavi edilmez ise kişi ancak bileğinin üstünde ya da ayağının yan tarafına basarak yürüyebilir. Bununla birlikte tedaviyle hastaların çok büyük bir çoğunluğu çocukluk döneminin ilk yıllarında düzelir.
Ayakta en sık rastlanan doğumsal şekil bozukluklarından biridir ve ortalama her 1000 doğumda 1 görülür. Vakaların yarısı her iki ayakta diğer yarısı ise tek ayakta görülür. Erkek bebeklerde, kızlara oranla görülme riski daha fazladır. Tek ayak bozukluğunda, söz konusu ayak diğer ayaktan daha küçük kalabilir.
Bazen tedavisi çok daha basit olan, doktor takibi eşliğinde kendiliğinden de düzelebilen, ana rahminde bebeğin duruşundan kaynaklanan geçici bir pozisyonel şekil bozukluğu olan Postural- pozisyonel PEV ile karıştırılabilir.
Bilinen bir nedeni olmamakla beraber eğer ailede var ise görülme sıklığı ailede olmayanlara göre daha fazladır.
Ayaktaki şekil bozukluğu doğumdan hemen sonra çıplak gözle farkedilmekle beraber hamileliğin 20. Haftasından sonra anne karnında ultrason ile de tanısı konulabilmektedir. Ancak kesin tanısı doğumdan sonra konulmaktadır.
Deformite anne karnında tespit edilmiş olsa dahi bebek dünyaya gelmeden yapılabilecek herhangi bir müdahale yöntemi yoktur. Bebek dünyaya geldikten sonra en kısa sürede tedaviye başlanmalıdır. Bugüne kadar uygulanmış ana tedavi yöntemleri aşağıdaki şekilde 3 ana başlıktadır. Fakat bu yöntemlerden en yaygın olanı ve Amerikan Ortopedik Cerrahlar Akademisi tarafından da ilk uygulanacak yöntem olarak önerilen Ponseti Metoduyla alçılamadır. Bütün bu tedavinin bu alçılama yöntemi konusunda eğitim almış ve tecrübeli ortopedi doktorları tarafından uygulanmalıdır. Ayrıca tedavinin başarısı ailenin bu tedaviye sıkı sıkıya bağlı olması ile de direkt ilgilidir.
Cerrahi Tedavi: 2000'li yıllardan önce oldukça yaygın olan tedavi yöntemi idi. Daha sonraları Ponseti Metodu gibi daha yüksek başarı sağlayan tekniklerden sonra ilk uygulanan tedavi olma seçeneği oldukça azalmıştır. Deformitenin dirençli PEV olarak da adlandırılan düzelmenin tam olarak sağlanmadığı vakalarında veya bu deformiteye başka deformitelerin de eşlik ettiği durumlarda halen uygulanmaktadır.
Ponseti Metodu: Bu metot Dr. Ignacio V. Ponseti tarafından doktorluk yaptığı dönemde eski cerrahi yöntemlerin uzun vadeli başarısızlıklarına karşı olarak, varolan manipülasyon teknikleri geliştirilerek uygulanmış ve ancak emekli olduktan sonra 1996'da "Congenital Clubfoot: Fundamentals of Treatment" kitabını yayımladıktan sonra dünya çapında kabul görmüştür.
Tedavi genel olarak bebeğin dünya da gelmesinden 1 ya da 2 hafta sonra başlar ve her hafta alçı değiştirilerek 5 ile 7 hafta arasında ayağının manipülasyonu şeklinde devam eder. Alçılar parmak uçu açıkta kalacak şekilde diz kapağının üstüne kadar yapılır. Azami 9 haftanın bitiminde topuk ayak tabanı seviyesine inmemiş ise, genel anestezi altında topuğun normal konumuna inmesini engelleyen Aşil tendonu minik bir cerrahi işlemle kesilir (perkütan aşilotomi). Bu işlem olguların %85-90 gibi büyük bir çoğunluğunda gerekir. Bu operasyon sonrasında ayak 3 haftalık bir alçıya alınır. Bu alçının da çıkarılması sonrasında ortez denilen ve iki ayakkabının ortasından demirle bağlı olduğu özel bir ayakkabı kullanılır. Ayakkabılar belirli bir açı ile giydirilir. Bu ayakkabı genelde ilk 3 ay boyunca günde 23 saat bebeğin ayağında kalır. 3 aylık dönem sonunda ise bu süre genelde gece-gündüz uykularında ve sonrasında ise sadece gece uykularında giyilecek şekilde 3-4 yaşlarına kadar kullanılır. Eğer bu cihaz öneriler doğrultusunda kullanılmaz ise nüks oluşmaya başlar ve tedavide başarısızlıklar meydana gelir. İlk bir yaş içinde görülen nükslerin tedavisi yine alçılamadır. Ponseti yönteminin başarı şansı alçılama bu konuda eğitimli hekimler tarafından yapılırsa ve başka ek bir sorun yok ise %95 tir. Ponseti yöntemi ile tedavi edilmiş çocukların ayakları tamamen normal görünüme sahip olup normal fonksiyonlarını yerine getirir. Özel ayakkabı ihtiyacı göstermezler ve ağrısız ayaklara sahip olurlar ve normal bir hayat sürerler.