TOPUK DİKENİ TEDAVİSİNDE
RADYOFREKANS ABLASYON TEDAVİSİ
Adımlarınız Acı Vermesin…
Adımlarınız Acı Vermesin…
Sağlıklı ayakları acı veren adımlara dönüştüren topuk ağrısı ve topuk dikeni toplumun büyük bir çoğunluğunu etkilemektedir. Araştırmalar toplumun %10’undan fazlasının hayatları boyunca topuk ağrısına maruz kaldıklarını göstermektedir.
Ayak hastalıkları nedeniyle hekime yapılan başvurularda da ilk sıralarda yer alan topuk ağrısı, kişinin yaşam kalitesini düşürdüğü için büyük önem taşır.
Topuk ağrısı ve topuk dikeni ayrı şikayetler olarak değerlendirilseler de topuk ağrısı yaşayanların %50’sinde topuk dikeni görülür. Topuk dikeninin sabahları ilk birkaç adımla başlayan gün içinde azalan ve gün bitiminde ortaya çıkan tipik bir ağrı seyri vardır. Parmakların ucunda yürüme, parmakların geriye doğru bükülmesinde yaşanan ağrı tanı koyulmasına yardımcı olur. Tanının konması oldukça hassas bir süreç olup hastanın hikayesini ve fizik muayenesini doğru bir şekilde yapmak, doğru tanıyı ve doğru tedaviyi sağlar. Eğer bir aydan uzun süren topuk ağrısı yaşanıyorsa ve ilk adımda şiddetli ağrı varsa mutlaka hekime başvurmak gerekir.
Plantar fasiit çok fazla koşma zıplama gibi hareketler sonrası ayak parmaklarından topuk kemiğine doğru uzanan adele bantlarında (plantar fasya) yangı (inflamasyon) olmasıdır. Bu ağrı topuğun altında ve merkezinde hissedilir. Gece boyunca dinlenmeden sonra sabah ilk adım atıldığında aniden şiddetlenir.
Plantar fasiİt eğer uzun süre devam ederse fasyanın topuğa bağlandığı yerde kalsiyum tortusu şekillenir ve buna da “topuk dikeni” adı verilir.
Tedavisi plantar fasiit’le aynıdır. Tedaviye problemlere neden olan aktivitelerin durdurulması, topuk desteği ve tabanlık kullanımı ile başlanır. Kronik plantar fasit ve topuk dikeni tedavisinde birçok farklı yöntem kullanılmasına rağmen ağrı kalıcı olabilir. Geleneksel yöntemler, germe egzersizleri, fizik tedavi, anti-inflamatuar ilaçlar, steroid enjeksiyonları, ark destekleri, gece splintleri, masaj ve ayakkabı modifikasyonlarını içerir. Plantar fasya gevşetmeleri ve kalkaneal spur rezeksiyonları gibi cerrahi tedaviler son tedavi seçenekleri olarak kullanılır. Ancak geleneksel yöntemler her vakada sonuç vermemektedir. Birçok kişiye doğru tedavi uygulanmadığı için bu şikâyetler nedeniyle hayat kalitesi önemli ölçüde düşer.
Geleneksel tedavilere dirençli olan ve yeterli düzeyde fayda görmeyen olgularda ”Radyofrekans Ablasyon” yöntemini kullanıyoruz. Kronik topuk ağrısı tedavisinde diğer yöntemlerden farklı bir uygulama olan ”Radyofrekans Ablasyon” tedavisiyle uygun hastalara uygulandığında bir defada %85’in üzerinde başarı elde edilebilir. Bu yöntemi diğer yöntemlerden ayıran en önemli özellik bir defada kalıcı sonuca ulaşılmasıdır. Bu yöntem ağrıya neden olan ve plantar fasiite bağlı ağrıyı taşıyan ufak milimetrik sinirleri radyofrekans (RF) enerjisi ile yakmaya dayanır. Hastanın işleme uygun olup olmadığına deneme enjeksiyonu ile karar verilir. Yakılacak olan sinir bölgesine yaklaşık 0.5 cc lokal anestetik enjekte edilir eğer hasta bu enjeksiyondan fayda görürse bu işleme uygun bir aday olarak değerlendirilir. İşlem sonrasında hasta evine dönüp günlük yaşamına devam edebilir. Bir günlük evde dinlenmenin sonrasında normal yaşantısına dönebilir.